Güncel olarak Steam’de en çok oynanan oyunlara bakarsanız Lethal Company’yi görmeniz sizi biraz şaşırtabilir. Pek çok yeni çıkan oyunun bilakis isminden kelam ettirmeyi başarabilmiş bu erken erişim oyunu, şimdiden binlerce oyuncu toplamayı başardı bile. Fakat bunu nasıl başardı?
Zaman vakit Instagram, YouTube yahut TikTok üzere mecraların kısa kesitlerinde sıkça karşılaştığımız bu oyun, bazen çok komik sahneler sunsa da bazen çok vahim olabiliyor. Pekala bu oyun tam olarak ne ve neyi anlatıyor?
Oyun firması, Lethal Company’yi kaygı çeşidinde co-op oyunu olarak tanımlasa da oyuncular genel olarak bu oyunu komik buluyor.
“Lafı çok uzattın, anlat artık, nedir bu oyun?” diyorsunuz muhtemelen, o yüzden çabucak anlatayım: Öncelikle siz bir şirket çalışanısınız ve grubunuzla birlikte çeşitli gezegenlere gönderilerek hurda toplamaya çalışıyorsunuz. Fakat natürel ki yalnız değilsiniz; hayır, arkadaşlarınızdan bahsetmiyorum. Bildiğiniz, etrafınız çeşitli canavarlarla çevrili.
Hem kotanızı doldurmaya çalışırken hem de canavarlardan kaçıyorsunuz ancak en değerli işiniz doğal olarak hurda toplamak. Çünkü günün sonunda kotanızı tamamlayamazsanız şirket sizi öldürüyor ve baştan başlamak zorunda kalıyorsunuz.
O yüzden bazen arkadaşlarınız can çekişirken sizin kotanızı doldurmaya çalışmanız komik görüntülere yol açabiliyor. Bu oyunu illa arkadaşlarınızla da oynamanıza gerek yok, ben yabancı lisan bilmiyorum derseniz de kıymetli değil. Zira oyunun server’ı tam olarak Türk kaynıyor. Lakin maalesef ki oyunda Türkçe lisan takviyesi bulunmuyor.
Lethal Company’nin popülerleşmesinde yayıncıların da tesiri çok büyük, bugün şayet oyun kanallarını ziyaret ederseniz en az 1’nin bu oyunu oynadığını görmüşsünüzdür. Yani kuşkunuz varsa hiç çekinmeyin, direkt koşup alın. Üstelik Steam dolar kuruna geçmesine karşın fiyatı da cep yakan oyunlar ortasında değil. Şimdiki kurla 167 TL olan bu oyun, kurulla birlikte yaklaşık 200 TL.
Oyun çoğunlukla karanlık atmosfere sahip olduğu için bazen görüşünüz bozulabilir. Lakin natürel ki bu da oyuna farklı bir retrotik hava katıyor.
Görüşünüz bozuk diye ses duyulmuyor zannetmeyin zira bazen telsizden arkadaşlarınızın acı çığlıklarını duyabilirsiniz. Sanırım esasen oyunda en çok öne çıkan şey de bu, arkadaşlarınızın güç durumda kalıp kaçmaya çalışırken çıkardıkları o komik sesler. Genel olarak oyuncu kitlesi, komik bir tecrübe yaşamak için bu oyunu oynuyorlar diyebiliriz.
%98,83 olumlu incelemeye sahip olan bu oyun, henüz daha ekim ayında çıkmasına rağmen geçtiğimiz hafta 184 bin şimdiki oyuncuyla âdeta rekor kırdı.
Eğer ben co-op kaygı tutkunuyum yahut arkadaşlarımla oynayacak kaygı oyunu teklifine gereksinimim var diyorsanız bu oyun tam size nazaran. Artı olarak; oyun, sistem gereksinimi olarak sizden çok bir şey istemiyor. Zati genel olarak grafik kalitesi pek âlâ de değil.
Olumsuz istikametlerinden de bahsedecek olursak; genel olarak oyun 144p bir hava katıyor, bu da vakitle insanın gözünü açıkçası yoruyor. Ayrıyeten oyunda bazen bug’lar olabiliyor, lakin daha erken erişimde olduğunu unutmamak lazım. Bizce oyun şirketi, bu tempoyu düşürmemek ismine en kısa müddette bunlara bir tahlil bulmalı.
Ekstra olarak oyun size hikâye bakımından o denli çok ahım şahım bir şey de sunmuyor. Hatta hiç sunmuyor desek yeridir, sadece hurda topluyor ve canavarlardan kaçıyorsunuz. Lakin tekrar de keyifli mi? Bizce ve birden fazla oyuncuya nazaran keyifli. Sizler de bu oyun hakkındaki görüşlerinizi bildirmeyi unutmayın!
Oyunlara dair öbür içeriklerimiz:
